“Cinsel kimlik” ve “cinsiyet” kavramları birbirinden farklı kavramlardır. Bebeklerin, doğum itibarıyla sahip oldukları fizyolojik özelliklerine göre kız veya erkek olarak tanımlandığı duruma “cinsiyet” diyoruz. Çocuklar ise, biraz büyüdüklerinde ve kendilerini keşfettiklerinde, cinsiyetlerini kız veya erkek (veya her ikisi de) olarak ifade ettikleri zaman buna da “cinsel kimlik” diyoruz.
Çocuklar ortalama 2 yaşlarında, kendi cinsiyetlerini fark edecek döneme girmiş olurlar. 3 yaşındaki çoğu çocuk kendini kız veya erkek olarak tanımlar ve bu farkındalığa ulaşır. 4 yaşına geldiklerinde ise çoğu çocuk kendi cinsel kimliğini anlamaya başlamış olur. Bu dönemlerde çocuklar, “Kızlar böyle yapar, etek giyer” veya “Erkekler böyle davranır, ağlamaz, araba ile oynar” gibi algılarla cinsiyet rollerini kolayca ifade edebilirler.
Çocuklar bu ayrımı yapmayı öğrendiklerinde, ait oldukları cinsiyetin rollerini öğrenmeye ve uygulamaya başlarlar. Mesela; bir kız çocuğu oyuncak bebeklerle oynamayı tercih ederken, erkek çocuk tamirat eşyaları, kamyonlar veya lego gibi oyuncaklarla oynamayı tercih edebilir. Ya da tam tersi de olabilir. Bu dönemde ebeveyn olarak çocuğunuza oyuncak seçerken nelere dikkat etmelisiniz?
Oyuncaklar cinsiyetsizdir. Çocuğunuza her iki cinsiyetin de oynayabileceği oyuncaklardan almanız, çeşitlilik, hayal dünyası ve kendini ifade edebilmesi açısından önemlidir. Türk toplumunda maalesef “Erkekler ağlamaz, erkekler vurmalı kırmalı oyun oynar, erkek çocuk silahla oynar” gibi yanlış inanışlar vardır. Yanlış olan, çocuğun her tür oyuncakla oynamaya ihtiyacı olduğunun göz ardı edilmesi ve cinsiyetçi rollerin toplum/aile tarafından çocuğa dayatılmasıdır.
Bir bebekle oynamak isteyen erkek çocuğunu “Bu kız oyuncağı, sen kız mısın?” diyerek eleştirmek sadece kafa karışıklığına neden olacaktır. Sonuçta, kendisi de bir dönem bebek olmuştur ve belki oynayacağı oyunda bunu yansıtmak, bu konu ile ilgili bir şey ifade etmek istemektedir. Kamyon, tamirat, inşaat oyuncaklarıyla oynayan bir kız çocuğunu eleştirmek, çocuğun bir gün mühendis veya mimar olabilme ihtimalini göz ardı etmek ve önüne engel koymaktır.
Mimarlık, mühendislik gibi erkek cinsiyetine mal olmuş birçok meslek aslında sadece eğitim, yetenek ve zihinsel işlev gerektiren, daha çok beyin işlevlerinin kullanıldığı mesleklerdir. Dolayısıyla kız çocuk da erkek çocuk da gerekli tüm şartları sağlayabilir.
Oyuncak seçerken önemli olan, çocuğun bilişsel tüm ihtiyaçlarına hitap eden oyuncaklar seçmektir. Tabii ki çocuğun kendi tercihleri ve ilgi alanları da göz önünde bulundurularak, el-göz koordinasyonunu, ince-kaba motor kas becerilerini, dil işlevlerini destekleyen oyuncaklar ve oyunlar seçmek, çocuğun duygusal-sosyal-bilişsel gelişimi için önemlidir.
Uzm. Psk. Gamze Selin Taşkeli